E-öğretimin Geleceği İçin 8 Kritik Gelecek Stratejisi

Sitemizin yazarlarından Zeki Tuman’ın Bilişim ve İnovasyon Derneği ile Mevara Eğitim ve Kültür Vakfının ortaklaşa düzenlediği TeknoGündem Programındaki E-Öğretimin Geleceği konulu Söyleşisi

Dijital Öğretimin Geleceği: Söyleşi Geniş Özeti

Zeki Tuman’ın eğitimde teknoloji kullanımı ve pandemi sonrası dönüşüm hakkındaki görüşleri, geçmiş tecrübelere dayanan bir vizyon sunmaktadır. Söyleşinin ana eksenini şu başlıklar oluşturmaktadır:

1. Eğitimde Teknoloji Deneyimi ve Motivasyon

• Zeki Tuman’ın teknolojiyle olan ilişkisi 80’li yıllara, pilot okullarda bilgisayar kullanımının başladığı dönemlere dayanmaktadır.

• Öğrenme Yönetim Sistemlerine (LMS) yönelmesindeki asıl neden, ders saatlerinin yetersizliğine dijital çözümlerle çare arama telaşıdır.

• Geçmişten günümüze teknolojinin gelişimi, eğitim yöntemlerini de beraberinde şekillendirmeye devam etmektedir.

2. Uzaktan Eğitim vs. Acil Uzaktan Öğretim

• Pandemi sürecinde yaşanan deneyim, akademik anlamda “Uzaktan Eğitim” değil, “Acil Uzaktan Öğretim” olarak tanımlanmaktadır.

• Uzaktan Eğitim; planlı, sistemli, sürekli ve yapılandırılmış bir modeldir.

• Acil Uzaktan Öğretim ise kriz anlarında eğitimi aksatmamak adına yapılan geçici bir alternatiftir.

3. Eğitimin Kalbi: Öğretmen-Öğrenci Etkileşimi

• Eğitim, öğretmen ve öğrenci arasında gerçekleşen amaçlı ve planlı bir etkileşimdir; teknoloji ise bu süreçte sadece bir araçtır.

• John Cross’un tespitiyle, öğretmeni öğrenme sürecinden çıkarma düşüncesi eğitimde büyük bir fiyaskoyla sonuçlanmıştır.

• Sistemlerin merkezindeki asıl nesne öğretmendir ve öğretmeni dışarıda bırakan hiçbir model başarılı olamaz.

4. Harmanlanmış ve Ters Yüz Öğrenme Modelleri

• Harmanlanmış (Blended) öğrenme; geleneksel sınıf ortamı ile çevrim içi etkinliklerin en iyi yönlerini birleştiren pedagojik bir yaklaşımdır.

• Ters yüz edilmiş eğitim (Flipped Classroom), öğrencilerin teorik içeriği evde izleyip sınıf içinde uygulama yapmalarına olanak tanıyan etkili bir yöntemdir.

• Gelecekte harmanlanmış öğrenmenin en baskın ve etkili model haline gelmesi beklenmektedir.

5. Okula Dönüş İçin 8 Kritik Gündem Maddesi

Söyleşide, okulların yeniden açılma sürecinde odaklanılması gereken 8 temel alan belirlenmiştir:

• Fiziki Ortam ve Sağlık: Sağlıklı ve güvenli bir okul ortamının inşası.

• Bina Yönetimi: Kütüphane, koridor ve spor salonu gibi alanların öğrenme mekanına dönüştürülmesi.

• Veli İşbirliği: Velilerin eğitimin “paydaşı” olmaktan çıkıp doğrudan “ortağı” ve “öğretmeni” haline gelmesi.

• Öğrenci İletişimi: Uzaklaşan fiziksel bağların dijital ortamda nasıl güçlendirileceği.

• Anlamlı Öğrenme: Öğrencilerde kalıcı öğrenmenin nasıl destekleneceği.

• Dezavantajlı Gruplar: Özel eğitime ihtiyaç duyan veya teknolojik imkanı kısıtlı öğrencilerin yüz yüze eğitimde önceliklendirilmesi.

• Personel Yönetimi: Sağlık durumu veya yaşı nedeniyle kısıtlılık yaşayan öğretmenlerin istihdam süreçleri.

• Ulaşım: Servis ve ulaşım süreçlerindeki güvenlik ve yoğunluk yönetimi.

6. Stratejik Uygulama Önerileri

• Şeffaf Maskeler: Dil dersleri ve ilkokul seviyesinde mimiklerin görünmesi için şeffaf maske kullanımı büyük önem taşımaktadır.

• Öğrenme Analitiği: Ölçme ve değerlendirmede sınav odaklılıktan çıkıp öğrenme analitiği verileriyle daha sağlıklı sonuçlar elde edilmelidir.

• Psikolojik Destek: Pandemi sürecinde yakınını kaybeden veya travma yaşayan öğrenciler için sivil toplum kuruluşlarıyla (STK) iş birliği yapılmalıdır.

Zeki Tuman, Türkiye’nin bu süreci pek çok gelişmiş ülkeye kıyasla başarılı yönettiğini ve her türlü senaryoya hazırlıklı bir eğitim sisteminin varlığını vurgulayarak geleceğe umutla baktığını belirtmektedir.