Türkiye’nin Yol Haritası: Ulusal Yeterlilik Sistemi ve Entegrasyon Stratejisi
Özet
Mikro yeterliliklerin küresel ölçekte hızla yaygınlaşması, Türkiye’yi güçlü Ulusal Yeterlilik Sistemi’ni (UYS) güncelleme ve esnekleştirme yönünde harekete geçirmiştir. Bu inceleme yazısı; TAIEX Çalıştayı’nda kamu otoritesi temsilcileri tarafından sunulan verilere dayanarak, Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi’nin (TYÇ) Avrupa ile uyumu, Nisan 2025’te alınan stratejik kararlar ve görünmeyen becerilerin görünür kılınması hedefini değerlendirmektedir. Bulgular, Türkiye’nin sıfırdan başlamadığı; aksine mikro yeterlilikler için yerleşik, güçlü bir kurumsal altyapıya sahip olduğunu ortaya koymaktadır.
1. Giriş: Mikro Yeterlilikler Neden Gündemde ve Türkiye Nerede Duruyor?
Dijital dönüşümün hızlandığı, iş rollerinin sürekli yeniden şekillendiği günümüz ekonomisinde mikro yeterlilikler; kısa, ölçülebilir ve doğrulanabilir beceri kazanımını mümkün kıldığı için küresel politikanın merkezine yerleşmiştir. OECD, UNESCO ve Avrupa Birliği, bu yaklaşımı yaşam boyu öğrenmeyi hızlandıran ana araçlardan biri olarak konumlandırmaktadır.
Bu bağlamda sıkça sorulan “Türkiye mikro yeterliliklere hazır mı?” sorusu, TAIEX Çalıştayı’ndaki veriler ışığında açık bir yanıt bulmaktadır: Türkiye sıfırdan başlamıyor; tersine güçlü bir kurumsal zemine dayanıyor.
2006 yılında kurulan Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK), UYS’nin temel yapı taşı olarak Avrupa standartlarında bir yeterlilik ekosistemi geliştirmiştir. MYK Başkanı Özgen Uludağ’ın paylaştığı veriler bu altyapının ölçeğini gösterir niteliktedir:
-
937 Ulusal Meslek Standardı geliştirilmiş durumdadır.
-
3.2 milyon kişi, MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi alarak iş gücüne katılmıştır (Uludağ, 2025).
Bu göstergeler, Türkiye’nin becerilerin tanımlanması, ölçülmesi ve belgelendirilmesi konularında ciddi bir kurumsal hafızaya sahip olduğuna işaret etmektedir. Mikro yeterlilikler, bu sağlam yapının üzerine eklemlenen daha esnek, dijital ve modüler uygulamalar olarak düşünülmektedir.
2. Avrupa ile Tam Entegrasyon: “Ortak Dil” Kurulması
Mikro yeterliliklerin sunduğu en büyük fırsatlardan biri, uluslararası tanınırlıktır. Ancak bu, sistemlerin teknik olarak birbiriyle konuşmasını gerektirir. Uludağ’ın vurguladığı üzere, Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi (TYÇ), Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi (EQF) ile tam uyumlu durumdadır.
Bu uyum şu sonuçları doğurur:
-
Türkiye’de tanımlanan Seviye 4 bir mikro yeterlilik, Avrupa’daki Seviye 4 ile aynı standartlara karşılık gelir.
-
Yeterliliklerin Avrupa iş gücü piyasasında “tercüme edilmeksizin” anlaşılması mümkün olur.
-
Hareketlilik, istihdam edilebilirlik ve dijital rozetlerin dolaşımı kolaylaşır.
AB’nin 2022 tarihli “Mikro Yeterliliklere Avrupa Yaklaşımı” Tavsiye Kararı da bu ortak dilin oluşturulmasını zorunlu kılmış; Türkiye’nin attığı adımlar, bu politika çerçevesiyle birebir örtüşmektedir.
3. Mevzuat Altyapısının Güçlendirilmesi: Nisan 2025 TYÇ Kararları
Mikro yeterliliklerin uygulanabilir bir çerçeveye kavuşması için yasal temel şarttır. 26 Nisan 2025 tarihinde TYÇ Kurulu tarafından alınan kararlar, bu açıdan kritik bir dönüm noktasıdır. Söz konusu kararlar:
-
mikro yeterliliklerin tanımını,
-
kalite güvence ilkelerini,
-
ölçme-değerlendirme esaslarını,
-
yetkilendirme ve denetim süreçlerini,
-
dijital doğrulama ilkelerini
belirleyerek mikro yeterlilikleri “resmi bir yeterlilik türü” haline getirmiştir. Böylece piyasada rastgele verilen kısa eğitim sertifikaları ile gerçek mikro yeterlilikler birbirinden ayrılmıştır.
4. Yaşam Boyu Öğrenme Sorunsalı: Türkiye’nin En Zayıf Halkası
Türkiye’nin güçlü kurumlarına rağmen hâlâ çözülmesi gereken önemli bir yapısal sorun bulunmaktadır: Yetişkinlerin eğitime katılım oranı düşüktür.
Mustafa Balcı’nın çalıştay sunumunda vurguladığı üzere:
-
Türkiye’de hayat boyu öğrenmeye katılım oranı %5 seviyesindedir,
-
Bu oran, AB ortalamasının oldukça altındadır.
Balcı, temel problemin eğitim eksikliği değil, öğrenmenin görünmezliği olduğunu belirtmektedir. Halk Eğitim Merkezleri, iş yerleri ve günlük yaşamda edinilen yaygın ve informal öğrenmeler çoğu zaman belgelendirilememekte, dolayısıyla sistemde görünür hale gelmemektedir.
Mikro yeterlilikler, bu görünmeyen becerileri:
-
tanımlayarak,
-
ölçerek,
-
doğrulayarak
-
dijital olarak paylaşılabilir hale getirerek
somutlaştıran bir araçtır. Balcı’ya göre mikro yeterlilikler, Türkiye’nin yaşam boyu öğrenme katılım oranını %30–35 bandına çıkarabilecek en etkili politika aracıdır (Balcı, 2025).
5. Gelecek Vizyonu: Dijitalleşme ve Stratejik Sektörler
Türkiye’nin mikro yeterlilik stratejisinin merkezinde iki temel hedef bulunmaktadır:
(1) Dijital ve doğrulanabilir bir yeterlilik ekosistemi
MYK’nın geliştirdiği dijital rozet, e-sertifika ve anlık doğrulama sistemleri, mikro yeterliliklerin hem kolay erişilebilir hem de işverenler tarafından güvenilir bir kaynak haline gelmesini amaçlamaktadır.
(2) Stratejik sektörlerle bütünleşme
Özgen Uludağ’ın vurguladığı üzere Savunma Sanayi, Enerji ve yüksek teknoloji alanlarında faaliyet gösteren birçok kuruluş, çalışanlarının yetkinliklerini sürekli güncellemek için mikro yeterlilik modelini aktif biçimde talep etmektedir. Bu durum, sistemin yalnızca teorik bir çerçeve olarak kalmayıp, sanayinin merkezinde işleyen bir mekanizmaya dönüşeceğine işaret etmektedir.
6. Sonuç: Altyapı Güçlü, Gündem Net—Şimdi Sınav Uygulamada
Türkiye, mikro yeterlilikler dönemine hazırlıksız yakalanmamıştır. MYK, UYS ve TYÇ ile Avrupa’nın en organize yeterlilik ekosistemlerinden birine sahiptir.
Önümüzdeki dönemde temel belirleyici unsurlar şunlar olacaktır:
Fırsatlar
-
Dijital rozet ve e-doğrulama altyapısının hızla gelişmesi
-
Avrupa ile tam uyumun uluslararası hareketliliği desteklemesi
-
Stratejik sektörlerden gelen güçlü talep
-
Yaygın ve informal öğrenmelerin görünür hale gelmesi
Riskler
-
İşverenlerin farkındalık ve talep düzeyinin yeterince hızlı artmaması
-
Program kalitesinde farklılaşmalar
-
Dijital altyapıların eşit erişim açısından güçlendirilmesi gerekliliği
-
Eğitim sağlayıcılarının kapasite farkları
Tüm bu unsurlar birlikte değerlendirildiğinde, Türkiye’nin mevcut yapısal gücü sayesinde mikro yeterlilikleri benimseme sürecinin hızlı ilerlemesi beklenmektedir. Asıl sınav, bu güçlü teknik altyapının, bireylerin ve işverenlerin günlük pratiklerine ne kadar etkin yansıtılabileceği olacaktır.
Kaynakça
Balcı, M. (2025, 13 Kasım). Türkiye’de hayat boyu öğrenme ve tanınma sorunu. TAIEX Çalıştayı, Ankara.
Uludağ, Ö. (2025, 13 Kasım). Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi ve mikro-yeterlilik stratejisi. MYK Sunumu, TAIEX Çalıştayı, Ankara.
